imera manastırı in Gumushane

Yer çok güzel bildiğiniz bir tarih yatıyor ve inanın gidilip görülmesi gereken bir yerlerden biri tabi benim görüşümdur herkes bir yeri sevecek diye birşey yok ama kilise ve etrafındaki yapılar güzel,kilise restore edilmiş etrafındaki yapılarda restore edilseymis iyi olurmuş ama oradaki bir beyfendi ile konuştuk uzun uzun o bize olayları anlattı kısa bir aciklamada bulunacagim yapıların neden yıkıldığı ile ilgili zamanında burdan giden insanlar geri gelip dedelerimizin yeri diye dedem yaptı diye olaylar dönmüş ordaki halkta gelip hak sahipligi yapmasın diye yikmislar bize anlatılan. yapıların olduğu yerler sahipliymis ve önceden de rahip okulu olarak kullanılıyormuş burası ve bölgedeki en büyük yerleşim yerlerindenmis sadece bir kiliseden ibaret değildir gittiğinizde anlayacaksınız aşırı derecede yapılar vardır..

Wenn man in der Nähe ist so kann bzw. sollte man diese Kirche / Kloster besuchen. Extra dafür hinfahren kann man machen aber dann die Erwartungen etwas runterschrauben. Von außen ist es restauriert aber innen ist es leider nicht so schön. Bemalte Wände und heruntergekommen. Leider leider, richtig schade. So eine schönes Gebäude so herunterkommen zu lassen ist sehr schade. Für Touristik nicht gut genug restauriert.

Koruma altına almak gerekiyor

Gez dünyayı gör imerayı

Keşke diğer bölümler de restore edilse

Sevdiğiniz kişilerle bu yapıların huzurla kullanıldığı son zamanları hissederek ziyaret etmek gibisi yok, her şey yok oluyor ama orada yaşanan güzel hatıralar ebediyen kalıyor. Bu arada mangal filan yapmayın arkadaş yemek yiyecek başka yer mi yok dağın başındaki kilisede mangal yapma fetişiniz mi var yeterince tahrip edilmiş yine bu ayakta kalan bir yapı diğerleri zaten yok olmuş ya da virane halde.

İmera Vadisi içinde bir manastır. Gittiğimizde açık değildi ama ben çok şanslıydım. İmera Köyünden Mustafa abiyle tanıştık ve hem manastırı hem de bölgedeki diğer yapıları, hikayeyi uzun uzun anlattı. Hikayeyi bilince anlamlanıyor bu yapılar. İmera benim için hep özel kalacak. Buradaki konum tam doğru değil, sizi köyün içerisine götürüyor. Ordan yol tarifi istersiniz. Belki başınıza güzel işler gelir :)

14.yüzyılda yapıl kış ancak 19. Yüzyılda tekrara yenilenmiş Doğu Karadenizin muhteşem tarihsel mirasları dan birisi.Bakımsızlığı ilgisizliği insanı üzüyor ama bundan böyle sit alanı ilan edilmiş belki hakettiği değeri bulur

Kapısı kilitliydi. Yol, Google mapsde görünmüyor, köyden birileri tarif etti. Güzel ama bu yola değer mi, tartışılır.

Gerçekten gümüşhanenin güzelkiklerinden bir tanesi daha harika tarihi dokular barındırıyor..buradan taş köprü yaylasına ve oradan santa harabelerine gidebilirsniz

Harika bir yer, kültürel yapı

Bravo.Η γιαγιά μου ήταν από εκεί.

Neredeyim :TurizmKültür TurizmiTescilli Kültür ve Tabiat VarlıklarıKiliselerOlucak (İmeraKöyü İmera Manastır KiliseMerkez İlçe Olucak (İmeraKöyü sınırları içerisinde olup il merkezine yaklaşık 36 km mesafededir. Kaynaklardan yapının 1740 yılında yapıldığı, etrafının yüksek duvarlarla çevrili olduğu, ikamet mekânlarının 1827 yılında yapıldığı yazılıdır. Üzerindeki kitabeden manastırın 1859 tarihinde baş rahibe Roxane tarafından yenilendiği anlaşılmaktadır. Yapı, kesme taş + moloz taş malzemeli ve yığma olarak inşa edilmiştir. Doğu cephesinde yer alan dışa taşıntılı yapılan üç apsisi ana yapıdan daha dar ve alçak tutulmuştur. Beşik çatısı kademeli yapılmış olup naosun orta kısmı çokgen, yüksek kasnaklı kubbe ile örtülmüştür. Çatı örtüsü toprak ve taştır. Duvarlar yonu taş, cephe bitimleri, saçak kısmı, kapı ve pencere söveleri ile iç mekândaki kemerler düzgün yonu taştır. İç mekânın aydınlatılması, apsislerin ekseninde yer alan birer adet mazgal pencere, apsislerin üst kısmındaki duvar üzerinde yer alan bir adet ve güney duvardaki iki adet dikdörtgen pencere ile sekizgen kasnağın her bir yüzeyinde yer alan uzun mazgal pencereden sağlanır. Kubbe kasnağının köşelerinde yarı duvara gömülü sütunceler birbirlerine yarı duvara gömülü kemerlerle bağlanmıştır. Güney cephede yer alan pencerelerin alınlıkları sivri kemerli olup sağdaki alınlıkta melek motıf ile çift başlı kartal motif işlenmiştir. İç mekâna giriş güney cephenin batı ucunda yer alan portal şeklinde yapılmış taş işçilikli kapıdan sağlanır. Giriş kısmındaki yarı duvara gömülü paye ve kemer izlerinden kibarion tarzında ön girişinin olduğu anlaşılmaktadır. Kapı sövesi üç frizle süslenmiştir. En içte yanlardaki vazodan çıkan üzüm salkımları, diğer frizlerde geometrik geçme ve sarmaşık motifleriyle ok ucu motifleri vardır. İç mekân 6 sütunla 3 nefe ayrılmıştır. Orta nef yan neflerden daha geniş ve yüksek tutulmuştur. Sütunlar yan duvarlara yarı duvara gömülü payelerle, birbirlerine sivri kemerlerle ve metal gergilerle bağlıdır. Her nef üstte bir tonozla sonlanır. Orta mekânın üzeri fener şeklinde yükseltilmiş kubbe ile örtülüdür. Apsisler üzerinde nişler yer alır. Yapı içerisinde sıva üzerinde seçilebilen fresko resimler büyük ölçüde silinmiş, sadece kalıntıları mevcuttur.

Günümüzün köprülerle mukayese bile edemiyor insan. Sanat onlardaymış.

Kültür turizmi için değerli bir yerleşme.

Ülkemizdeki muhteşem tarihi eserlerden biri. Fakat ulaşmak için büyük bir çile çekmeniz gerekiyor. Yollar çok kötü ve Manastırın olduğu köyde tabela yok. Sorabileceginiz görünürde kimse de yok. Aracı meydana bırakıp yürüyerek çıkacaktık ki şansa birini gördük. Adam çok dik yürüyerek çıkamazsınız dedi ve yolu tarif etti de araçla cikabildik. Bunun yerine 2 tabela koymak çok mu zor?Neyse Manastıra ulaştık bir şekilde ama hüsranla karşılaştık. Bizim insanımız gerçekten rezil ya! Kaç bin yıllık eserin bahçesinde piknik yapıp ateş yakmışlar 😡 Kapısı kapalı diye üzüldüm en başta ama kapısı açık olsa içerde neler yapabileceklerini düşünmek bile istemiyorum. Ne biçim bir toplum olduk biz???!!!

Interesting but poorly restored.

Tek kelime ile zaman kaybi.Yaktiginiz yakita yazik.Yikik dokuk harabeden baska sey degil.gezilip gorulecek yer degil.

Kamp için ideal bir yer. Sakin bir yer. Gece için dikkat kalın giysi getirilmesi tavsiye olunur.

Karaca mağarasından sonra 14 km uzaklıkta. Giderken cehennem kanyonunu görebilirsiniz. Ücretsiz gezilecek bir yer. Ancak kapısı kapalı ve içeri girilmiyor. Doğayla iç içe olduğunuz için çevresinde piknik yapacağınız ve su konusun da hiç sıkıntı yaşamayacağınız bir mekan.

Manastırın kapisı kapalı etrafındaki alanda ciceklerin olustürdugu renk cümbüşü görülmeye deger bu aylarda

Tarihi mekan ancak bakımsız bir halde

Trabzon Arsinden, santa harabelerini gördükten sonra gitmek istediğimiz yer.Bir arkadaş önerdi gidin diye, yol inanılmaz bozuk. arabayı perte çıkardık ama görmeye değdi. suyu mükemmeldi, manzara şahane, yanında masalar var. piknik malzemelerimiz yanimizdaydi ama çekindik biraz. superdi super. Gümüşhane yolundan gitmek daha mantıklı sanırım ama birdahakine temiz bırakmak şartıyla, piknik yapmak istiyorum içimde kaldı. 😀😀

Bir bina dilsiz ama tarihi anlatan hiçbir yalan konuşmayanGümüş hane iklimimizin olucak köyünde görmeye deyerANLATILMAZ YAŞANIR

Gümüşhane il sınırlarında olan bu yere trabzon -camiboğazı -krom yolundan ilerleyerek ulaştık. Oldukça zengin tarihe sahip bu guzergah pontus rum zamanında papazların yetiştirildiği merkez olarak kullanılmış. Yaklaşık 20 tane klise bölgede var ancak birçoğu bakımsızlıktan yıkılmak üzere bir kısmı da ahir olarak kullanıldığı için oldukça kötü durumdalar. Imera manastari içlerinden en iyi korunanı.

Yolu biraz kötü büyük bir manastır değil, ufak minik bir yapı yine de görülebilir

Yolu zorluda olsa görmeye değer

Her yönü ile tarih kokan bir yer. Oraya gittiğinizde sizi Manastırdan daha fazlası bekliyor. Her mevsim güzel bir yer. Doğası, havası, suyu bir başka güzel. Hele oraya giderken yaptığınız yolculuk görsel bir şölen. Genelde yazın ziyaretçileri fazla olur ama kışın bambaşka. Mangalınızı, semaverinizi ve fotoğraf makinenizi almayı unutmayın. Ama lütfen kirletmeyiniz.

Gumushane Trabzon yolu üzerinde ikisu Mevkii yol ayrımından devam ederek ulasilmaktadir. Yol üzerinde ciddi anlamda kaya dusmesi riski bulunmaktadır. Dikkatli olunmalıdır. Ulaşım asfalt stabilize ve kaldırım taşı olarak gerçekleşmektedir. Yapı olarak günümüze kadar bu şekilde ulaşmış nadir manastirlardan. Hemen yanında yer altından çıkan kaynak suyun etrafi önemsiz citlerle çevrili. Çevre bakımsız ve manastır kapısı kapalı idi. Turizm fasikullerinde yer ayrılan bu alana sahiplenilmeyecek ise kültür rotası olarak insanlara onerilmemelidir. Cunku yollarda dusen kaya blokları, issiz ve gittiğinizde sizi hayal kırıklığına uğratan bir çevre. Mevcut hali ile Insanlarin buraya gelmesi icin hiçbir sebep yok. Manastır 5 yıldız ama genel değerlendirme için aynı şey geçerli değil maalesef.

Havasına ve Rumların yapıların hayran kaldımBuz gibi suyu var İnsanın emekli olupta yaşamak istediği bir yer vadinin ortasında ve kenarından sular akıyor

eksiği çok yapılacak çok şey var ama o kadar güzel ki. halen ayakta kalabilmesine bile şarşırmalı. mutlaka görülmeli. hemen aşağısındaki köy ayrı güzel

3 km yazan yerden sonra 10 km kadar gittiğimiz ve terkedilmiş yer

Harika bir gezi güzergahı. Kromni vadisinde yer alan Olucak köyünün nadide bir turistik mekani. Mutlaka görün ve yanında bulunan söğüt ağacının altında piknik yapın. Oraya bir semaver çayı çok iyi yakışır. Yanındaki Foster konağını da kesinlikle ziyaret edin ve köyün manzarasını buradan izleyin. Gözlerinizi kapayin ve yüzlerce yıl öncesine geri dönün 🤗 ve muhakkak manastırın yanındaki gözeden kana kana su içmeyi unutmayın 🤸 Ayrıca İmera köyünün küçük taş döşemeli sokaklarında dolaşmayı, o muazzam taş evleri görmeden dönmeyin.

Bina güzel duruyor, ancak içi kapatılmış. Camlardan bakınca neden kapatıldığını anlıyorsunuz. Yurdumuzun sevdalıları, aşklarını kazimişlar😡

Olucak köyünde yer alan harika bir manastır daha. bazen diyorum o kadar kültürel marlığımız var ki elimizdekileri o yüzden mi umursamıyoruz. sahipsiz kalan yerlerden biri daha. kültür bakanlığının hiç bir yetkilisi yok sahipsiz ve ücretsiz. ziyaret ettiğimde yıl 2011 di ve Sürmelanın Şifresi filminin set çalışmaları vardı. tabi ki onlarda gördüğüm kadarıyla az zarar vermemişlerdi. manastır ne yazık ki içinde geceleri ateş yakılan içki içilen bir yer durumundaydı. Manastır bölgede yaşayan ermeniler tarafından kullanılıyordu. Gümüşhanede bir çok eski ve ayakta kalan ermeni evine de rastlayabilirsiniz.

Her türlü insan müdahalesine rağmen ayakta kalmayı başarmış. Krom vadisinde tepede manzaralı bir manastır. Yol üzerinde birçok manastıra ve tarihi kalıntılara rastlıyorsunuz.

Buram buram tarih kokuyor. Maalesef çoğu ev yıkılmış , manastır ayakta kalmış birde Konak

Yolu meşakkatli benim gibi kapalı alan fobisi olanlara tavsiye edilmez ama gidip görmeye değer ben memnun kaldım

Mistik bir havası var. Tarihe meydan okumuş. Etrafı çok güzel.

Çok güzel, bakımlı idi. Fakat anahtarı köyde , kolay ulaşılabilir birinde olmalı, başıboş insan girmemeli. Yoksa kısa sürede zarar görebilir.

Köy ve ortam çok güzel. buralara kadar insanlar gelip yaşamışlar. Gidin havayı ve tarihi teneffüs edin.

Biz Türkler tarihi güzellikleri yıkmakta üzerimize yoktur!

Hala.dimdik ayakta. OLUCAK köyünde onlarca tarihi ev ve yapilar ayaga kalkacagi gunu bekliyor.. manasatirin dibinden gür bir su kaynagi cikiyor.. zamaniniz varsa piknik yapin. Manzara inanlmaz. Bolgedeki tek ayakta kalan manastir diyebilirim. Digerlerinin cogu zamana yenik duşmuş

Yazılı kaynaklarda 1350 yılında yapıldığı belirtilmektedir. Yine yazılı kaynaklara göre, 1859 yılında baş rahibe Roxane tarafından yenilendiği yazmaktadır. Yığma yapım sistemiyle inşa edilen yapıda kesme taş ve moloz taş malzeme kullanılmıştır. Doğu batı yönünde dikdörtgen planla inşa edilen yapı üç neflidir ve orta nef yan neflere göre daha geniştir. Yapının yarım daire şeklinde üçlü apsisi bulunmaktadır. İç mekânda nefler toplam altı adet sütunla ayrılmıştır. Sütunlar yan duvarlarda bir kısmı gömülü olan payelerle sivri kemerlerle bağlanmıştır. Kemerler arasında metal gergiler bulunmaktadır. İç mekânda neflerin üst örtüsü tonozdur.

Tarihi bir mekan ilgilenilmesi lazım. Kendi haline bırakılmış malesef

Böyle bir hazine elimizde fakat değerlendirilmiyor. Ciddi bir restorasyon ile ülkeye çok ciddi katkı sağlar

Tarihi geçmişi çok değerli, fakat devlet olarak daha fazla sahiplenmeliyiz. İmera Manastırının yanına bile kolayca gidilebilecek bir yolu yok.İyi bir restorasyon ve çevre düzenlemesi ile Olucak köyüne bile mükemmel bir kazanç kapısı açılabilir.

Görülmesi gereken tarihi bir yer. Hem doğası ile hem manzarası ile muhteşem bir coğrafya.

Olucak (İmeraKöyünün yaklaşık 2 km. güneyinde yüksek bir dağın yamacına kurulmuştur. Kapının üzerinde sivri kemerli alınlık,içerisindeki kitabede kök boyalarla yazılmış, 1885 tarihi okunmaktadır. 9.80x4.50 m. Boyutlarında tek nefli bir kilisedir. Tek apsisi dışa taşkın olarak yapılmış,içten ve dıştan yarım yuvarlak olarak düzenlenmiştir. Apsisde bir mazgal pencere açılmış, kuzey doğusunda iki,güney doğusundada bir niş bulunmaktadır. Yapının tek girişi batıdan olup,yuvarlak kemerlidir.Üzerinde bir pencere açıklığına yer verilmiştir.

Her köşesi tarih kokuyor...